| Inglés | Turco | |||
|---|---|---|---|---|
| Phrasals | ||||
| Phrasals | meet up with v. | rastlamak | ||
|
I met up with a couple of good old friends. Birkaç iyi eski arkadaşa rastladım. More Sentences |
||||
| Phrasals | meet up with v. | tesadüfen karşılaşmak | ||
| Inglés | Turco | |||
|---|---|---|---|---|
| Phrasals | ||||
| Phrasals | meet up with (one) v. | (biriyle) buluşmak | ||
|
All I do is meet up with some kid at a skate park. Yaptığım tek şey kaykay parkında bir çocukla buluşmak. More Sentences |
||||
| Phrasals | meet up with (one) v. | (biriyle) görüşmek | ||
|
All I do is meet up with some kid at a skate park. Tek yaptığım paten pistinde bir çocukla görüşmek. More Sentences |
||||
| Phrasals | meet up with someone v. | birine rastlamak | ||
| Phrasals | meet up with someone v. | biriyle karşılaşmak | ||
| Phrasals | meet up with (one) v. | (birine) rastlamak | ||
